Murat Eren sürpriz bir şekilde Kahramanmaraş’ta yapılan 5. Uluslar Arası 5 Nisan Madalya Günü Turnuvasına katıldı. Bu turnuvaya katılmasına vesile olan isim Giresun satrancına yaklaşık iki yıl önce katılan Bahadır KAPLAN’dır. Bahadır hoca zaten, Antalya Küçükler Şampiyonasından önce de Murat Eren AYTEKİN, Enes TANRIVERDİ ve Uktenur ÇATAL’ında bir süre antrenörlüğünü yapmıştı. Bu üç sporcumuzda yarım puanla milli takım havuzuna girmeyi kaçırdılar. Bu başarıda da çok büyük payı vardı Bahadır hocanın.
Murat Eren ilk tur Kaan Muhammet BACAK’la oynadı. Bu turda rakibi maçı zorlayınca kaybetti. Tabi Murat Eren rakibi hata yapınca hızlı bir şekilde kazanmasını bildi. Unutmadan söyleyelim, Kaan Muhammet BACAK sadece iki oyuncuya kaybetti. Biri GM Eldar GASANOV diğeri ise Murat Eren AYTEKİN !! İkinci oynadığı rakibi ise Şiar YARAN’dı. Şiarla maçı 37. hamleye kadar eşitti. Ama Murat Eren basit bir şekilde düşünerek oyunu kaybetti. Rakibinin a geçerini önemsemeyen oyuncumuz 37. hamlede exd6 yaparak çift soru çekti ve maçı kötü bir şekilde kaybetti. Aslında exd6 hamlesi yerine yapması gereken Şf2 oynayarak şahını güzel bir konuma getirmekti. İnanıyorum ki güçlü 3 – 4 hamle yapsaydı Murat Eren kazanca bile zorlayabilirdi oyunu. Ama 37. hamlede gelen o hatadan sonra Şiar gerçekten usta bir oyuncuya yakışır şekilde oyunu kazanmasını bildi. 3. Rakibi ise Hüseyin Fehmi ÇUBUKÇU’ydu. Murat Eren maçı kötü oynadığını iddia etse de aslında çok güzel oynayarak kazandı. Onu bu maçta üzen şey 12. hamlede yapmış olduğu 0-0 hamlesiydi. Lakin o rok hamlesine bilgisayarın verdiği Ad5 hamlesi çok fantastik bir hamle olmakla beraber herkesin kolay kolay bulabileceği ve hesaplayacağı bir hamle değil. Ben belki bu hamleyi kaçırmazdım ama benim bu hamleyi kaçırmama nedenim sadece oyun karakterimin AGRASİF olmasından kaynaklanır. Bu tip hamleleri bulup oynamak her oyuncunun yapabileceği bir şey değildi. Zaten Murat Eren’in rakibi de bu hamle yerine Kad1 oynamıştı. Belki Murat Eren’in yaptığı 13. hamle tartışılabilir. Burada Ad7 yerine Ac6 oynamalıydı. Basit bir şekilde düşünecek olursak bazen oyuncular ilk seferde göremeseler de daha sonra doğru olan hamleyi görebilirler. Burada Hüseyin Fehmi’nin Ad5 hamlesini hala devam ediyordu ve bu hamleyi görseydi kesinlikle oyun beyazlara dönerdi. Neyse ki Hüseyin Fehmi de Ad5 hamlesini hiç ama hiç düşünmemiş. Bunun yerine 14. hamlede direk Vh3 oynayarak eşit bir devam yoluna gitmiş. İşin üzücü tarafı Murat Eren maçın bundan sonrasını gerçekten mükemmel bir şekilde oynayarak kazanıyor. 4. Turda ise rakibi Bahadır KAPLAN’dı. Oyuncularımız birbirlerini üzmediler ve beraberlik yaptılar. 5. turda rakip Alman oyuncu Walter Wolf’du. Bu maçta Murat Eren 13. hamlede çok basit ama ilk bakışta görülmeyen bir kazancı kaçırdı. Hamle gerçekten çok basit olmasına rağmen Murat Eren rakibinin güçlü olduğunu düşündüğü için (2214 elosu var 😀 bende öyle düşünürdüm herhalde 😉 😀 ) o hamleyi hiç dikkate almadı. Ama rakip ne kadar güçlü olursa olsun bunu Murat Eren düşünmeliydi. Unutmayın rakibinizin elosuyla değil kendisiyle oynayacaksınız! Çok nadirde olsa “büyük ustalarda çift soru çekerler.” Ama Murat Eren’de gözlemlediğim en büyük şey artık cesaretli oynamasıydı. 2214 elosu olan bir oyuncuya g4 piyon sürüşünü yapmak her yiğidin harcı değildir. Helal olsun Murat Eren! Bu maçı üzücü bir şekilde kaybetse de rakibinin saygısını kazanmıştı. Hatta rakibi ona ev adresini ve telefon numarasını vererek onu Almanya’ya davet etti. Ne dersiniz Murat Eren Alman dostunu ziyaret eder mi? Neden olmasın ki. Satrancı diğer bütün sporlardan daha güzel kılan şey, zaten kazanılan dostluklar ve arkadaşlıklar. Benim birçok güzel dostluğum oldu satranç sayesinde. Ve ara sıra turnuva bahanesiyle onların yanına ziyarete giderim. Murat Eren bahtsız bir şekilde oyunu kaybetse de mükemmel bir dost edindi. Unutmadan o kazancı kaçırdı diye kaybetmedi Murat Eren, oyun uzun bir süre berabere gitse de oyuncumuz kaba bir hata yaparak oyunu kaybetti. 6. Turda ise Yavuz Öztürk İle oynadı. Murat Eren bu maçta da çok güzel oynarken birden bire kayıp duruma düştü. Bunun en büyük nedeni konumu doğru analiz edememesi ve rakibinin yapabileceği hamleleri tam teşekkürlü düşünememesinden ileri geldi. Bir satranç öğretmeni size bu konumda çift soru çekin dese alaycı bir şekilde çift soru olmadığına inandığınız o hamleyi söylersiniz ve pat o hamle çift soru çıkar ya Murat Erenin olayda biraz buna benzedi. Murat Eren’in bu seferki rakibi fazlasıyla insafsız çıkıyor ve minyatür bir oyunla maçı sonuca bağlıyor. Ama benim en çok kalbimi kıran Murat Eren’in 14. Hamlede yaptığı büyük (uzun) roktan sonra rakibinin at feda ederek oraya çok hızlı bir şekilde saldıracağını hesap edememesi oldu. Bunun en büyük nedeni benim Murat Erenle çalışırken ona çok keskin saldırılar yapmam. Bazen kazanıyordum bazen kaybediyordum. Ama Murat Eren benimle oynarken birçok feda mı hesaplıyor ve buna göre oynuyordu. Bu maçta bunu hiç düşünememesi çok üzücü… Rakibinin hamlelerinden saldırgan bir yapıya sahip olduğunu anlamalıydı. Çünkü rakibi Şh1 hamlesini oynuyor ve f4 piyon sürüşünü hazırlıyor. Hatta ve hatta f4 piyon sürüşünü Ve1 yaparak saklıyor. Bunun sebebi de rakibinin küçük rok yapmasını beklemesinden kaynaklanıyor. Yani rakibine saldıracağını elinden geldiğince çaktırmamaya çalışıyor. Kim bilir belki de hata yapmasını bekliyordur. Ama eminim ki Murat Eren bundan sonra ki maçlarında gözünü dört değil on dört açar 😉 😀 7. Turda ise Fatih YİĞİTER’le oynadığı maçı sağlam ve ihtiyatlı bir şekilde oynayarak kazanıyor. Bir iki piyon öne geçiyor ve rakibinin saldırılarını savuşturduktan sonra oyunu kazanıyor. 8. turda Tahir Çilekaya ile oynadı. Murat Eren bu maçta sağlam hamlelerle oynuyordu. Rakibi bu maçı 19. hamlede vezir uyuyarak oyunu kaybediyor. 9. Turda ise Medeni Denizle kıran kırana bir maç yaptılar. Maçın başında bir piyon öne geçen Murat Eren oyun ortasında vezirleri kırışarak kazanç oyun sonuna giriyor. Murat Eren için maçı kazanmak artık çocuk oyuncağıydı. Lakin daha erken kazanç olan hamleleri neden yapmadığını ona sorduğumda rakibinin kalesinin arkaya geçerek saldırdığını söyledi. Buna izin vermemek için benim beğenmediğim o hamleleri yapmış. Eee nede olsa önemli olan maçı kazanmak ve Murat Eren bunu en iyi şekilde yapıyor…
Şimdi bu başarının asıl mimarı olan Bahadır KAPLAN’a gelelim. Giresun’un Piraziz ilçesinde yaklaşık 2 yıldır öğretmenlik görevini yapan Bahadır hoca, Giresun satrancına hepimizden daha büyük katkı sağlamıştır. Murat Eren AYTEKİN, Enes TANRIVERDİ ve Uktenur ÇATAL Bahadır hocayla çalışmaya başladıktan sonra oyun güçlerinde mükemmel bir artış oldu. Benim öğrencilerim olduklarında da bu oyuncular başarılıydılar ama sadece Giresun ilinde. Türkiye çapında başarılara imza atmalarını sağlayan kesinlikle Bahadır hocadır. “Yiğidi öldür ama hakkını yeme!” Murat Eren’in bu büyük başarısında Bahadır hocadan bahsetmemek çok büyük ayıp olurdu. Bahadır hocaya Giresun ili olarak teşekkür ediyor ve Giresun satrancına daha büyük katkılarda bulunmasını temenni ediyorum…