İlk kitap incelememiz J. R. Capablanca’nın Satrancın Esasları isimli kitabı olacaktır.
Bu kitap yeni başlayanlar ve satrancını bir adım daha ileriye taşımak isteyenler için mükemmel bir başyapıttır. Ben bütün öğrencilerime bu kitabı almalarını ve okumalarını ödev olarak vermişimdir. Peki bu kitabı özel kılan nedir ? Bu kitabı özel kılan ilk şey yazıldığı tarihten bu zamana kadar değerinden hiç birşey kaybetmemesidir. Yani hala güncelliğini korumaktadır ! Peki bu kitabın yazarı kimdir ? İşte bu ikinci soru bu kitabın neden bu kadar değerli olduğunu anlamaya yeter de artar bile. Üçüncü Dünya Satranç Şampiyonu J. R. Capablanca’ nın kitabıdır. Bu kitap satrancı hiç bilmeyen birini bile 1700-1800 rayting civarına rahatlıkla getirebilir. Tabi hakkıyla okumak şartıyla. Özellikle kitabın anlatımı çok naif ve akıcıdır. Kitap tam anlamıyla satrancı yeni oynamaya başlamış ve ilerletmeye başlayan satrancılar için bulunmaz bir nimettir. Ben bu kitabı uzun uzun anlatmak yerine bu kitapla ilgili bir anımı anlatmak istiyorum. Ben lise ikideyken Giresun ilinin en prestijli turnuvalarından biri olan Aksu turnuvasında çok büyük bir süpriz yaşanmıştı. Giresun ilinin en güçlü oyuncularından ve turnuvada tartışmasız birinci olması beklenen Recep ŞİŞMAN son turda ilginç bir şekilde kaybeder. Recep bir çok turnuvada birinci olan birisidir. Tabi bu birincilikler sadece yetenekten kaynaklanmıyor. Recebin ve diğer derece yapan çocukların satranç eğitmenleri daha doğrusu satrançla ilgilenen öğretmenleri satranç hakkında oldukça birikimli ve bilgili kişilerdi. Lakin son turda İrfan KABACAOĞLU Recebi yenerek birinciliğe uzanır. Tabi bu turnuvadan önce Capablanca’nın kitabı olan “Satrancın Esasları” okuduğunu ve çalıştığını vurgulamak isterim…